Mikrodiskektomi Nedir?

Mikrodiskektomi Nedir

Mikrodiskektomi, genellikle bel fıtığı olan kişilerde uygulanan minimal invaziv bir cerrahi yöntemdir. Ama bu tanımın ötesine geçelim. Aslında bu işlem, sinir üzerinde baskı yapan fıtıklaşmış diskin, mikroskop kullanılarak çıkarılmasıdır. Yani gözle göremediğiniz detaylar, mikroskop altında büyük bir hassasiyetle temizlenir. Amaç nedir? Tabii ki o keskin, bacağa vuran ağrıyı ortadan kaldırmak ve sizi tekrar normal hayatınıza döndürmek.

Kimi zaman “mikrocerrahi bel fıtığı ameliyatı” olarak da duyabilirsiniz. Peki neden mikrodiskektomi tercih edilir? Çünkü bu yöntem sayesinde;

• Büyük kesilere gerek kalmaz.

• İyileşme süresi kısalır.

• Kaslara ve dokulara minimum zarar verilir.

• Ameliyat sonrası ağrı çok daha az hissedilir.

Hatta çoğu hasta, “Ameliyat olduğum bölgeyi bile hissetmedim” diyebiliyor. Tabii ki bu her hasta için aynı olmayabilir ama genel tablo oldukça yüz güldürücü.

Bir de sık sorulan şu var: “Mikrodiskektomi ile klasik bel fıtığı ameliyatı arasında ne fark var?”
Şöyle düşünün: Klasik yöntem büyük bir pencere açmak gibiyse, mikrodiskektomi ince bir anahtar deliğinden girip sadece sorunu çıkarıp almak gibidir.

Mikrodiskektomi Ameliyatı Olanlar Ne Anlatıyor?

“Ameliyat dediler, aylarca düşündüm. Meğer işlem sadece 1 saat sürüyormuş.”
Bu cümleyi çok sık duyarsınız çünkü mikrodiskektomi genellikle tek seviye uygulanır. Yani yalnızca bir diskte sorun varsa, sadece oraya müdahale edilir. Hatta bazı hastalar aynı gün yürümeye başlar.

Birçok kişi işlemden birkaç hafta sonra işine dönebilirken, bazıları spor yapmaya bile kaldığı yerden devam edebiliyor. Ancak her vakanın kendine özgü olduğunu unutmamak gerek. Kimi zaman sinirin toparlanması biraz daha uzun sürebilir.

Bir hasta şöyle diyor:

“Eskiden çorap giymek bile işkenceydi. Şimdi sabah koşularına başladım.”

Kulağa umut verici geliyor, değil mi?

Mikrodiskektomi Ameliyatı Sonrası Süreç Nasıldır?

İyileşme süreci aslında kişinin vücut yapısına, yaşam şekline ve fıtığın şiddetine göre değişebiliyor. Ameliyat sonrası ilk 2 hafta oldukça önemli. Bu dönemde ağırlık kaldırmamak, uzun süre oturmamak ve öne eğilmekten kaçınmak gerekiyor. Ama panik yok, bu süreç geçici.

Birçok hasta “Yürümeye başladım ama hâlâ uyuşukluk var” diye sorabiliyor. Bu durum gayet normal çünkü sinir dokusunun toparlanması zaman alabilir. Yani ameliyatla mekanik baskı kalksa bile, dokuların kendini onarması bazen haftalar alabilir.

Bir uzman şöyle der:

“Mikrodiskektomiyle ağrı genellikle hemen azalır ama hissizlik gibi sinirle ilgili belirtilerin geçmesi sabır ister.”

Mikrodiskektomi Ameliyatı Yapan Devlet Hastaneleri Nerelerde?

Bu soruyu çok kişi merak ediyor. Çünkü özel hastanelerdeki fiyatlar her zaman herkesin ulaşabileceği seviyede olmayabiliyor. Neyse ki artık birçok devlet hastanesinde, hatta bazı üniversite hastanelerinde bile bu operasyon başarıyla yapılıyor.

Büyükşehirlerdeki eğitim araştırma hastanelerinde bu cerrahiyi gerçekleştiren deneyimli beyin cerrahları mevcut. Özellikle İstanbul, Ankara, İzmir gibi şehirlerde mikrodiskektomi operasyonu, SGK kapsamında ücretsiz olarak da yapılabiliyor.

Ancak burada önemli bir nokta var: Her bel fıtığı hastasına bu ameliyat önerilmez. Önce detaylı bir MR çekimi, nörolojik muayene ve alternatif tedaviler değerlendirilir. Yani doktorunuz size “Henüz ameliyatlık değilsiniz” derse, hemen umutsuzluğa kapılmayın.

Lomber Mikrocerrahi ile Diskektomi Tek Seviye Ne Demek?

“Tek seviye” ifadesi, omurgada yalnızca bir diskin yani bir omur arası yastığın sorunlu olduğunu belirtir. Genellikle L4-L5 ya da L5-S1 gibi alt bel seviyelerinde fıtıklaşma görülür. Bu seviyelerden birinde sinire baskı varsa ve ilaçla ya da fizik tedaviyle sonuç alınamıyorsa, mikrocerrahi ile müdahale edilir.

Peki bu neden önemli?

Çünkü mikrodiskektomi ameliyatında amaç, sağlam dokulara dokunmadan sadece sinir üzerindeki baskıyı kaldırmaktır. Ne fazla kesik, ne fazla yatış süresi. Özellikle çalışan insanlar için bu büyük avantaj.

Mikrocerrahi Fıtık Ameliyatı Riskli mi?

Her ameliyatta olduğu gibi burada da risk var ama oran oldukça düşük. En sık karşılaşılan riskler arasında enfeksiyon, kanama ya da sinir hasarı ihtimali sayılabilir. Ancak deneyimli bir cerrah ve uygun koşullarda yapılan mikrodiskektomi ameliyatlarında komplikasyon oranı oldukça düşük olur.

Bir hasta şöyle anlatmış:

“Ameliyattan çok önceki 3 ay daha riskliydi. Ne oturabiliyor ne kalkabiliyordum.”

Aslında en büyük risk, tedavi edilmemiş bir bel fıtığının zamanla ilerlemesi ve kalıcı sinir hasarına yol açması olabilir.

Diskektomi Nedir? Mikrodiskektomi ile Aynı Şey mi?

Diskektomi, omurgadaki fıtıklaşmış diskin cerrahi olarak çıkarılması işlemidir. Mikrodiskektomi ise bunun çok daha minimal bir versiyonudur. Yani mikroskop ya da endoskop yardımıyla yapılan, çevre dokulara zarar vermeyen ve genellikle daha kısa sürede iyileşme sağlayan bir yöntemdir.

Yani aralarındaki fark, yaklaşımın büyüklüğü değil; uygulamanın hassasiyetidir.

Mikrodiskektomi Kimler İçin Gerçekten Uygun?

Şu anda bu satırları okurken belinizden aşağı inen bir ağrı varsa, ayak parmaklarınızda karıncalanma hissediyorsanız ve gündelik yaşamınız çekilmez hâle geldiyse… Mikrodiskektomi sizin için bir seçenek olabilir.

Ama unutmayın, bu karar tek başına verilmez. Önce bir beyin ve sinir cerrahına danışmak, detaylı bir değerlendirme almak ve gerekirse ikinci bir görüş daha almak en doğrusu olacaktır.

Çünkü her bel ağrısı, ameliyatlık bir fıtık değildir.

SSS – Mikrodiskektomi Nedir ve Merak Edilen Her Şey

1. Mikrodiskektomi nedir ve ne zaman uygulanır?

Mikrodiskektomi nedir? En basit haliyle, sinire baskı yapan fıtık parçasının mikroskop eşliğinde çıkarılmasıdır. Özellikle ilaç, fizik tedavi ya da enjeksiyonlar işe yaramadığında devreye giren bir mikrocerrahi yöntemdir. Küçük bir kesiyle yapılır ve hastaya büyük konfor sağlar.

2. Mikrodiskektomi nedir, klasik bel fıtığı ameliyatından farkı ne?

Sık sorulan bir başka soru da şu: Mikrodiskektomi nedir, klasik fıtık ameliyatından farkı ne? Buradaki fark, cerrahi alanın çok daha küçük tutulması ve çevre dokulara minimum zarar verilmesidir. Yani iyileşme süresi daha hızlı, ameliyat sonrası ağrı ise daha azdır.

3. Mikrodiskektomi nedir, herkese yapılabilir mi?

Hayır, her bel fıtığı hastası mikrodiskektomi adayı değildir. Hafif fıtıklarda genellikle konservatif tedaviler yeterlidir. Peki Mikrodiskektomi nedir ki herkes ondan söz ediyor? Çünkü bu işlem, yürümeyi zorlaştıran, bacağa vuran ağrısı olan ve diğer tedavilerden fayda görmeyen kişiler için kurtarıcı olabilir.

4. Mikrodiskektomi nedir, ameliyat sonrası hemen rahatlama sağlar mı?

Evet, çoğu hasta ameliyat sonrası aynı gün ayağa kalkabilir. Sinir üzerindeki baskı kalktığı için ağrı büyük ölçüde azalır. Ancak “Mikrodiskektomi nedir ve ağrılar hemen geçer mi?” diye soranlara, sinirin kendini toparlamasının birkaç hafta sürebileceğini söylemek gerekir.

5. Mikrodiskektomi nedir, devlet hastanesinde yapılabilir mi?

Evet, birçok devlet hastanesi bu işlemi yapabiliyor. Özellikle büyük şehirlerdeki üniversite ve eğitim araştırma hastanelerinde SGK kapsamında uygulanabiliyor. “Mikrodiskektomi nedir, özel hastane şart mı?” diyen hastalara iyi haber: Devlet hastaneleri de bu konuda oldukça deneyimli.

6. Mikrodiskektomi nedir, riskleri var mı?

Her ameliyatta olduğu gibi burada da düşük oranlı bazı riskler olabilir. Enfeksiyon, sinir hasarı veya tekrar fıtık oluşumu gibi durumlar nadiren de olsa görülebilir. Ancak “Mikrodiskektomi nedir, güvenli mi?” sorusuna yanıt olarak: Tecrübeli ellerde yapılan mikrodiskektomi oldukça güvenlidir.

7. Mikrodiskektomi nedir, fıtık tekrarlar mı?

İşlem sonrası yeniden fıtık oluşma riski vardır ama bu oran düşüktür. Mikrodiskektomi nedir diye merak edenler için bir diğer önemli bilgi: Ameliyat sonrası dikkatli bir yaşam tarzı ve egzersiz programı, bu riski ciddi oranda azaltır.